Müzik

9 Ağustos 2015 Pazar

Dersimiz ' Karı - Kocagiller '

Gönderen Unknown zaman: 03:51 2 yorum
Gene açılmış uzuun bi aradan sonra yeniden MERHABAA :)



Öncelikle şunu belirtiyim benim blogum diğer bloglar gibi değil . Şöyle değil ; çoğu blogger'lar sayfalarında pasta tarifi , diy objeleri , fikirler , alışverişler ve gezilerden bahsediyolar çok da iyi oluyo okuyup bilgi ediniyoruz ama benim sahipliğini yaptığım blogum genellikle gevezelik amaçlı :)) Yaşananlar , dertleşmeler falan filan var en azından bugüne kadar o tarzdan ve o yoldan ilerledim şimdilik böyle bu yolda yürüyecek gibiyim :) 

Bu yayında şu aralar arkadaş çevrem de olup biten ve çoğunluğun yaşadığı sorunsallara yer vermek istedim . Bekarların ve nişanlıların dikkatineeeee ! Bu yazım sizlere :)) 

Yazının girişini bi anne sözüyle başlatıcam .'' EVLİLİĞİ PEKMEZ SANDIM , YERİM YERİM BİTMEZ SANDIM ... :))  Özellikle bu özlü sözü annem sürekli kullanırdı ben bekarken ve bi türlü aklım ermezdi ne demek istediğine ve şimdi bu sözün patentini üzerime bile alırım :)) Yani sözün özetlersek evlilikten pek fazla bişey beklemeyin :) Sadece düğününüzün olduğu gün başkahraman ve özel oluyosunuz ertesi gün bildiğiniz külkedisi gibisiniz :)) Ama şimdi ilk konu başlangıcımız bu değil en azından değildii yani kafamda yazıyı planlarken böyle düşünmemiştim :) demekkisi çok müzdaripmişim bu konuda bende :)))) Neyseee neysee hadiii başlıyoruuuzzzz .. 

Ah şu evliliklerini ve yuvalarını EŞYALAR üzerine kuranlar ve kurmak isteyenler ... Hah evet şimdii oldu . Böyle başlıycaktım yazıya :) Eveeeet hepiniz okumuşunuz ve görmüşünüzdür . Bi ara nette fenomen olarak bi söz dolaşıyodu ve beni çok düşündürüyodu o söz . Şimdi sizinle onu paylaşıcam ve o söz üzerinde hem düşünüp hem yazıcam .. 

Söylesene, azizim 
Bir ev ne zaman ev olur?
Tuğlaları döşeyip, boyayı çekince mi?
Yoksa çayı demleyip, perdeleri çekince mi?


Ne kadar doğru ve düşündürücü bi söz değil mi ? 7 buçuk ay öncesinde ben de deli gibi ev düzme telaşı içindeydim . Evet haklısınız ve haklıyız bir ev ev olmak için içinde eşyalar olmak zorunda ve olmalı da . Bunda hemfikiriz , AMA ; Eşya için kavga etmek hatta ayrılma noktasına kadar gelmek .. Yok şunu kız tarafı alsın yok bunu da oğlan tarafı alsın falan hiç etik şeyler değil benceee . Bu nedir ya bu nasıl gözü dönmüşlüktür ! Ve ben bunları duyup görünce çok şaşırıyorum , sinirleniyorum ve gerçekten üzülüyorum . Nolmuş bu insanların içinde ki vicdana ve anlayışa diye kendi kendime tartışıyorum ... 

Allah rızası için bi yola çıktık hepimiz ve ailelerimiz bu hayırlı yolun temelini ALLAH'ın EMRİ olarak attılar bizim için .. Yok onu yatağı öyle olmamış , yok bunun koltuğun yastıkları eksikmiş , yok bu niye hala alınmamışş .. falaaanlar filanlar . Olmayıversin o da o an , o da eksik olsun sonra tamamlansın . Ya zaten Allah nasip ederse eşlerinizle bi ömür o evde yaşıycaksınız . Evlenin evinizin içinde yaşamaya başlayın sonra herşey yavaş yavaş birlikte alınır gider . 

Size bi akıl veriyim mi ? Veya tavsiye diyelim . Eğer ben 7 ay öncesinde değil de şimdi evlenmiş olsam , hatta öyle de değil şimdi ki aklım 7 ay öncesinde olsaydı :) Sadece evimizi tutup içine bi çöp dahi almadan , hiç bir eşya , mobilya, ıvır zıvır almadan sadece düğünüme odaklanıp gönlüme göre düğünümü yaptırıp ve düğünümün tadını doyasıya çıkarttırdım . Sonra evlendikten sonra kocamla aynı evde yaşamaya başladıktan sonra başlardım evimin içini döşemeye ve eşyalarımı almaya :) Niye mi ? Çünküüü evlendikten sonra karışanınız olmuyo :) Kendi evinize alınacak olan eşyalar da hiç kimsenin söz hakkı yoook ! Kocandan başka kimseye şu mu olsa yoksa bu mu diye zoraki soru sormanızı gerektirecek hiiç kimse yoook ! Eşya beğenmeye kocaman bi ordu yerine karı - koca cilveleşe cilveleşe gitmek vaaar :)) Yemin ederim eğer şu an ki ruh halim o zaman olsaydı tam da böyle yapardımm ..! Size bi de bir sır veriyim . Düğün alışverişi , mobilya alışverişi ve çeyiz alışverişi sırasında alınanların benim gözümde hiç bi özelliği ve değeri yok ! Amaaaa evlendikten sonra kocamla evimiz için aldığımız eksiğimiz veya isteğimiz bi eşyanın değeri gerçekten paha biçilemez bizim için..Çünkü onu BİZ almışızdır çünkü onun yeri evimizde daha ayrıdır çünkü BİZ İKİMİZ aldık .. Hatta evdeki tüm eşyalarım benim için sıradan ve olmak zorunda olduklarını için varken , kocamla aldıklarımı '' Yaaaaa Osmaaaan yaaaaaa bak biiii şuna nasıl da güzel nasıl da dadlııııı bi rengi var iyi kii almışııız dimiiiii '' diye her saat sevmişliğim bile oluyo :))) 

Yani demem o kii ; kocamla huzurum yerinde olsun , kapımız dışarıya her daim kapalı olsun , onun bunun laflarına kulaklarımız tıkalı olsun inanın bunlardan başka bişey evliliğimiz için çok da şart değil . OLMASA DA OLUR :) Felsefeniz az eşya çok huzur olsun .. Şimdi yazdıklarımı okuyunca bu ne diyoo be ! diyebilirsiniz :) Çünkü şu an ruh halleriniz '' BANANE YAAA O DA OLSUUN ! YA OFF AŞKIMM ŞUNU HALA ALMADIIIN ! ÜFFF FALANCA EŞYAM EVİME NİYE GELMEDİ ! GÖR BAK YETİŞMİYCEK DÜĞÜNE HİÇ BİŞEEEEY :( '' hep bunlarla dolu :) çünkü bende böyleydim :) Çünkü şimdi çok pişmanımmmmm .. Aklınızı kullanın ; kocalarınızla birlik ve dirlik içinde olun .. Geçim ehli olun .. Yıkıcı değil yapıcı olun .. 


* Bu yazımı 2 kere okuyun . Şimdi bekarken , ikincisini evlendikten sonra tekrar okuyun ne demek istediğimi anlıycaksınız :)) Hepinize Bol Neşeli ve Eğlenceli hazırlıklar dilerim :) 


17 Nisan 2015 Cuma

Ev Eşyaları

Gönderen Unknown zaman: 02:45 0 yorum




Tekrar merabalar :) Ben blogu gene ihmal ettim :( Burayı çok erteliyorum farkındayım ama İnstagram öyle elimin altında olunca öyle pratik ki çek yükle altına düşüncelerini yaz tamaaam :) Neyse aklıma geldi de aldım gene klavyeyi elime .. Gelelimm olmazsa olmazı , olmazsa evlenemiyeceğimiz 'ev eşyası' kısmına :) Bu konunun sıkıntı kısmı çok yüksek baştan söyleyimmm . Nasıl bi stres nasıl bi yoğun dönem bu eşya kısmıı offf anam offff  :) Kendi koşturmam aklıma geldi de , ben adeta puzzle parçası gibi olmuştum mübarek . Napacağını şaşırmış şaşkınlar gibiydim :) Öncelikle evimizi tuttuk biz . Daha sonra ev boşken gittim eve , açtım tüm odaların kapılarını oturdum antreye önce iyi bi güzel ağlamıştım :)) çok bi duygu yoğunluğum orda o sıra bi de bende . Sonra odalara baktım 3+1 ev , banyo , lavabo , antre ve mutfak .. offff dedim yaa ben bu koca eve ne alıcam , nasıl dekore edicem , nasıl döşüycemm .. diye baya sıkıntı ettim ben kendime . Sonuçta orası artık benim evim . Orada benim zevkim ,benim tarzım geçerli olcak ama nasılll olcak kısmı daha ağır basıyodu hep :)) Baba evindeyken öyle miydi ? Bi göz odan vardı o oda da herşeyin vardı . Şimdi bu ev her şey ayrı her oda ayrı .. Eeee kolları sıvama vakti geldii :) Neyse ki zevkime hep güvenen biri olmuşumdur :)) 

Eveeeet şimdi tavsiyeler kısmına geçebiliiriiz ..
  






Öncelikle çok şahıslı bi nesiliz onu bi diyim de önce :) İmkanlarımız çok geniş , adım attığımız yer mobilyacı .. Ve en önemli alternatifimiz ise teknoloji . Teknolojinin gücü cidden tartışılamaz ... İlk tavsiye ; mobilya alışverişine çıkmadan önce internetten ev dekor sayfalarından , instagramdan veya çevremizde ki insanların evinden fikir ve model toparlayım deriiim . Çünkü alışverişe cümbül cemaat gidiliyoo ve bi mağazaya giriliyo satış danışmanının size sorduğu tek ve ilk soru aklınızda bi model veya renk var mı ? sorusu oluyo . Ve işte o an tıkanıp kalıyosunuuz :) Böyle bi manzarayla karşılaşmamak için telefonlarınızın galeri kısmına model fikirleri biriktirin .. Gerçekten çok faydasını göreceksiniz . Bi de hani hiç birimiz mobilya sektöründen anlamayız anca beğeniriz :)) Aklımızda bişey de varsa bunu karşıda ki tarafa izah edemiyoruz . En azından telefon da olursa açıp gösterirsiniz ben böyle bişey düşünüyorum diye .. Tabii ki ben de bu yöntemi kullandım . Nişandan sonra oturdum denk geldikçe ev dekor resimlerini inceledim . Kim napmış ? Nasıl dizayn etmiş ? Hangi renkler uymuş ? tek tek inceledim .. Albümde toparladım . Sonra başladım alışveriş kısmına . İlk önce oturma odamın mobilya alışverişine başladım . İlk dizayna ordan başladım .. Ben çok seçici bi insanım . Öyle herşeyi beğenmem kolay kolay . Zordur benim alışveriş günlüklerim :) Hepsinden en önemlisi de çok aşırıya kaçan renk tonu takıntım vardır . Bende herşey tek ton olmalı veya aldığım bişey diğer eşyaların tonu tonu uymalı . Çok yorucu ve çok bıktırıcı bi sorun ama olsun sonuca her zaman değdi :) Oturma oda serüvenim 1 buçuk ayı buldu maleseef .. Gezmediğim mobilyacı kalmadı . Hiç birinde model beğenemedim renk desen kezaa ayrı bi sorun . Sonunda tesadüfen bi mağaza denk geldi ordan hallettirdim :) Benden çok etrafımdakiler sevindi . Çünkü çook dolaştık kapı kapı misali :)) 

İkinci tavsiye ; Mobilya teslim süresi .. 

İyi hoş mobilyayı beğendim , renkler seçildi , yapım aşaması başladı .. Tabii ben bi eşşeklik ettim bu aşamada . Mobilyanın parasını teslim almadan peşin ödedim :( Yapmamam lazımdı .. Önden bi kapora verip geri kalanını mobilya teslimden sonra vermem lazımdı ama işte o anın heycanı ve stresiyle bunu akıl edemedim . Çünkü çok gevşek ve ağırdan çalıştılar mobilyalarımı ve tam 2 ay sonra teslim aldım . O geçen 2 ay da ki gerginliğe hiç değinmiyorum bilee .. Tam bi fiyaskoo ! Her yerde 15 gün de teslim edilen mobilyalar bu mağazada 2 ayı buldu .. Size tavsiyem benim yaptığımı yapmayın . Mobilya teslim süresini baştan konuşun ve mağazacılar siparişi almadan önce düğün tarihinizi soracaklar sakın düğün tarihinizi söylemeyin ! Çünkü akıllılar ' oo daha varmış düğüne , aaa daha zamanımız var 'diyip ağır çekimde çalışıyolar .. Erken bi tarih söyleyin atın kafadan 15 gün sonra diyin 1 ay sonra diyin :)) Onlar akıllı zannetsin kendilerini siz uyanık olun :) Bana da ders olsun tabiii ... 

Üçüncü tavsiye ; 

Ve en önemlisi bence burası . Her odanın tarzını bence aynı yapmayın . Her odanız aynı renk ve aynı stil olmasın . Yoksa çabuk sıkılırsınız .. Sonuçta dekorasyonda aynı kıyafetler gibi , modası sık sık değişebiliyo ve maliyeti yüksek olduklarını için kıyafet değiştirir gibi mobilya değiştirme şansımız olmuyo .. Ah keşkeee olsaa ama :)) O yüzden her odanız diğer odalarınızdan bağımsız olsun farklı olsun . Ben kendi evimden örnek vericem mesela ; Oturma odam çok rahat ve çook aşırı renkli bi oda .. Mutfağım desen öyle rengarenk :) giyinme odam olabildiğinin fazlasında sadee . Yatak odam da ki mobilyalarımız ferjorje yatak kullandım ben cibindirikli :) Salonumu da tamamen çok ağır model de dekore ettim , renkleri vizon salonumun .. Çünkü bu eve illa ki büyük , yaşlı misafirlerimizde gelicek dimi onlara da hitap eden bi yer olması lazımdı :) Şimdi benim evime gelenlere evimizi gezdirirken her yeri renkli görünce salonun kapısını açmadan akıllarında diğer odaları görünce kesin burası da cıvıl cıvıldır fikri oluşuyo ama salonun kapısını açınca o fikirleri ölüyoo :) Çok şaşırıyolar sen nasıl olur da böyle ağır tarz da bi mobilya seçtin diyolar :)) gönül orayı da renklendirmek isterdi ama bi süre sonra sıkılacağımı düşünerekten orayı öyle hareketsiz bıraktım :) 




İşte böyle .. Bu ev eşyası konusunun çıtası çoook yüksek :) Yaz yaz bitmeeez .. Ben yazarım da siz okurken sıkılırsınız :) İlerleyen blog yazılarında gene değinirim inşallah . Sizinde sorularınız olursa zevkle bildiğim kadarıyla yanıtlayıp yardımcı olabilirim seve seve :) 

8 Nisan 2015 Çarşamba

Büşra Kız'ın Kına Gecesi :)

Gönderen Unknown zaman: 00:58 0 yorum
Nişandı düğündü derken kına yapmadan gelin mi olunurmuymuş :)) Tabii kii de ben de yaptım kına gecemii :) Bekarken bile tek hayal ettiğim benim kına gecemdi . Şöyle olsun , böyle olmalı , evet şu şekilde istiyorum diye hep hayal kurardım :) Ben kına gece hazırlıklarımı gene kendim yaptım :) Kına kesemi , kına tepsimi , kına mekanının süslemesini .. Hiç birini hazır almadım,malzemelerini alıp evde hazırladık :) Kına mekanım gene otantik , şark odalı bi mekandı .. 4 büyük odası ve ortada büyük salon vardı . Davetliler şark odalarında oturdular . Oynamak isteyenler salonda pisttelerdi :)) Kına davetiyemi kendim tasarlayıp baskıya verdim .Düğün davetiyesine yazdırmadm kınayı , onu ayrı kart olarak bastırdım .. Evet bakalım neler yapmışız :) 









Diğer resimlerim telefonda kayıtlı değilmiş daha yeni fark edebildim :) Neyse Kına konseptim TURUNCU - PEMBE'ydi :) Ve günün güzelliği olan kına kaftanımı tanıtıyım sizee .. Bayıla bayıla üzerimde taşıdım , o kadar çok sevdim , o kadar çook beğendim :) İnternetten Mah-i Nev Kaftan sayfasından kiraladım . Keşke alabilseydim ama sadece kiralama sistemiyle çalışıyolarmış :)



  





Kına detaylarım böyleydi :) Eksik resimlerim var şu an . Onları da daha sonra eklerim inşallah ..


Vee tabi ben bi de kına gecemden önce Gelin Hamam'ı yaptım :) Çok hoş bi organizyon oldu ve çok eğlenmiştik .. Gelin olmanın güzel yanlarından biri de bu tarz organizasyonlar bence :) Yüzdük , yedik , yıkandık , oynadık , terledik ve bol bol kahkahalar attık :)) Ee ben tabi onun içinde bi davet kartı hazırladım :) Gelsiiin resimleeer :) 











     
Bunu da böyle sonlandıralım :) Şanslı gelinlerdenim çok şükür .. Herşeyimi istediğim gibi hayal ettiğim gibi gerçekleştirme fırsatım vardı :) 










7 Nisan 2015 Salı

Düğün Fotoğrafçısı

Gönderen Unknown zaman: 01:23 0 yorum
Bugünün karalaması benim en sevdiğim ve hala her gün , her saat baktığım Düğün Fotoğraflarım :)) Fotoğraf dediğim an bi duraksıyorum çünkü benim için fotoğraf dünyasının yeri ayrı .. Bugüne kadar çekilmiş kaç küsür resimlerim vardır albümlerimde Allah bilir :) Aslında poz vermek resim çekinmek bunların hepsi o an ki duyguların çekinmiş hali bencee :) Fotojenik değilim , fotoğraflarda güzel de çıkmıyorum aslında , flaşa oynamıyorum .. Gülmek istersem o an gülerek poz veriyorum tamamen ruh halime ve duygularıma bağlı . Albümlerim de bulunan her fotoğraf da muhakkak bi duygum bi hissim vardır ... Neyse gelelim şimdi asıl konuya :) Benim düğün fotoğrafımın ve fotoğrafçımın hikayesi nişan çekimlerinde başladı . Kız isteme faslı oldu , nişan tarihi alındı , nişan abiyem de okey , ee detaylarımı da hazırlamıştım zaten .. Geriye kaldı en önemli ayrıntım olmazsa gelin olmayacağım ve o nişanı yaptırmayacağım en büyük ayrıntım Fotoğraf ve Fotoğrafçı olayı .. Yana döne her işi bırakıp fotoğrafçı arıyışına koyuldum . Kaç fotoğrafçıyla telefon görüşmesi yaptım hepsinin verdiği cevap aynıydı ' o tarihte doluyuz ' !..  Napıyım sizin doluluğunuz için nişan tarihimi mi değiştireyim ? Neyse dolu oldukları çok da makbule geçmiş :) Ama fena takıntı oldu bende bu iş herkese surat filan asıyorum milletin suçu neyse :)) Etraftakiler ' amaaaan bi fotoğraf değil mi ? git herhangi birine 2-3 poz çekinin gelin ' muhabbeti döndürmeye başladılar . Tabii ben iyiceee sinir olmuş haldeyim ... İyice hırs yapmışımm .. Eğer nişan özel günse hatırası da özel olmalı benim için . Ki fotoğraftan bahsediyoruz yanii . Hele ki benim için çook önemli bi mevzuyuu ' amaaan 2-3 poz değil mi ' diyip geçiştirmemi beklemeleri de ayrı bi saçmalık zaten !.. Sonraa şu an kocam olan o zaman nişanlım olacak O. E. mesaj attıı sana bi sayfa söylüycem o sayfayı incele fotoğrafları beğenirsen bi tane fotoğrafçı buldum sen onay verirsen onu ayarlıycam dedi . Girdim söylediği sayfaya baktım fotoğraf pozlarına fotoğraflar güzel , poz tarzları on numara ama hala kafamda soru işaretleri var gibi .. Adam kim ? Nasıl bişey ? Kasıntı biri mi  ? Çünkü öyle herkese poz veremiyorum ben :)Karşımdaki eğer sıkıntılıysa benim de fotoğrafta nasıl çıktığım o moda bağlı oluyo . Böyle de cinsim işte :)) Her neyse tamam dedim olsun çünkü nişana günler kaldı . Anlaşmış bizimkisi fotoğrafçıyla . Nişan günü geldi çattı . Fotoğrafçıyla bi mekan da anlaştık kuaför sonrası gittik .. Nihayet geldi fotoğrafçımız . Du bi bakıyımmm kimmiş nasılmış , aaa o elinde ki Canon muuu ?  derkeenn bi bakmışız kii kahkaha dolu bi çekim gerçekleşmiş :) Rahatlığın doruğunda bi çekim gerçekleştirdik . Tabii en yakın arkadaşlarımda bizimleydi . Biz başrol oyuncuları , dostlar ve fotoğrafçı katkısıyla inanılmaz eğlenceli bi çekim oldu :)



Bakınız 32 diş mod on :)) Kahkaha atmaktan poz veremediğimiz anlardan sadece bi tanesiydi :) Öyle kaptırmışız ki kendimizi telefonlar habire çalıyoo herkes geliyoo siz yoksunuz nerdsinz diye :)) Böylelikle Nişan Hatırasını en eğlenceli haliyle sonlandırdık .. Sonra kısa bi süre sonra bizim çekimler çıkmış . Ama tabi 1 hafta nasıl zor dayandım nasıl zor bekledim anlatamam :) Resimleri bi açışım vardı ki görmeniz lazım resmeen saldırıyorum laptoba :)) Bi açtım kii ' İşte bu ' Buu yaaa ' Aaa bu da ' ..... hepsi hepsiii mükemmeldiii . Çok mutlu oldum çok ayrı bi sevindim :) Yaşadığım en taze deneyim ve sıfır pişmanlığım fotoğrafçım olmuş oldu ..  Tabii ben tuttuğumu bırakır mıyım ? :) Sıra düğün çekimi hazırlıklarındaydı .. Aslında pek düğün çekimi değildi . Konsept MASAL'dı .. Tam bi projeydi . Poz seçmeler , hazırlıklar , malzemeler .. Sıra dışı fikirler .. Görülmemişleri göstermeler .. 



Düğün çekimlerinin en başı Düğün Fragmanımız olmuştu .. Ah detaylar .. Çok severim detay resimlerini :)  


Masaldan Esintiler :) 

Kurbağa Prens 

Ne eğlendik ama bu poz da :))) 


Sindirella 

Ayyy ayakkabım düştüü :))) 



Prensimm geldi buldu beni :) 



Şimdilik pozlar bu kadar :) 


Düğünden 1 önce gelin başı ve makyaj provasında fotoğraf çekimini yaptırdık biz .İyi ki öyle karar vermişiz. Zaman problemimiz olmadan doya doya bi çekim gerçekleştirdik ..   2 ay oldu evleneli. Ben hala düğün fotoğraflarımı paylaşmaya devam ediyorum. Dilediğim zamana kadar da paylaşmaya devam edicem. :)  






Düğün çekiminin olduğu gün Facebookta duygularımı böyle dile getirmiştim mutluluktan :))  



Eğer evlilik yolundaysanız , unutulmuycak anlarınız olsun istiyosanız , çekimlerinizi güler yüzlü , titiz ve büyük emek vereck birini arıyosanız ; Eğer hala Düğün Fotoğrafçınıza karar vermediyseniz AHMET KAYHAN 'ı tercih etmelisiniz derim. :) Reklam amaçlı değil cidden işini AŞK'la yapan biri ve pişman olmamanız adına nacizane bi öneri benimkisi :)

Sevgiler ..


6 Nisan 2015 Pazartesi

En Sevdiğim MUTFAĞIM :)

Gönderen Unknown zaman: 04:25 0 yorum
Konu başlığının güzelliği ve heycanı yazmamı sabırsız hale getiriyo :)) Ben varya bekarken alışveriş merkezleri gezerken hiç ama hiç ev eşyası ve mutfak eşyası reyonları gezmedim gezmezdim de . Gezenlerle takılmak bile istemezdim ne anlarlar buralardan derdim . Ahh ahh ne çok büyük konuşup kınamışlığım varsa başıma geldii :)) Evlendim şimdilerde derdim gücüm mutfağım ve mutfak eşya alışverişlerim :) En sevdiğim mutfağım derken küçük bişey diyim yemek veya pasta börek filan yapmak değil sevdiğim , ki zaten anlamam da onlar dan bilmem de :)) Benimkisi sadece renkli renkli tabak çanak :) yani işin ıvır zıvır kısmı beni cezbeden :) Allahımmmm bi görseniz bi içinize işlese o renkler o desenler . Resmen bayıla bayıla alıyorum ben :) Renkli olan herşeyi evimde barındırabilirim nerdeyse o derecee :) Renkli olsun da marka hiiiç hiiiç önemli değil . Pazardan bile alırım :) Büyük bi sıkıntım var ama aldıklarımı artık mutfağım kabul etmiyoo sığmıyo hiç bişey . 2 aylık gelinim ve bilirsiniz ki bi çeyiz alışverişi kısmı var ben onu dolu dolu hallettim bi de üstüne şu 2 aylık evlilik sürecimde aldıklarım da hak getire yaniii :)) Şimdi gelelimmm aşık olduklarımı sizin için görücüye çıkarmaya :))

Şu aralar gözbebeğim olan Royal Albert serisi varyaaa Allahımmmmm sana geliyorum dedirten cinsten olmuş resmen yaaaa :) Üretimcisi her kimse o kişi benim gözümde oscarlık biri ...







Gördünüz müü ? ! Resmen sofra yakışanı .. Resmen müzeye koymalık bi seri .. Ama tabikii görselliğinden ayrı öyle bi başlık parası var ki ( fiyatı ) :)) Neyse zaten her görücüye gittiğimizi almak zorunda değiliz dimi :))))  


Diğer Takıntı olduğum seri Greengate .. Onlar nasıl renktir be anacımm onlar nasıl bi albenisi tavan ürünlerdir :) Satışı  yurt dışında nasılsa diye sadece görselliğiyle ilgileniyodum taa kii Tepe Home mağazalarıyla anlaşmaları olduğu öğreninceye kadar :) Kaçar mı cumartesi öğrendim iş çıkışı koştur koştur gittim tabikisi de :)) Ve hemen reyonu bulduğum gibi saldırdımm :) Alacaklarımı aldım çıkışta benim kocanın dediği tek şey ' Hayatım sen buraya bensiz gelme olur mu ? ' dedi :)) Nası bi izlenim verdiysem artık oğlana :) Amaa haksız mıyım bi bakın sizde :)












Ha tabi bi de markalarını bilmediklerim ama en içten hayran olduğum çay ve fincan takımları var . Onları da paylaşıcam şimdi :) Benim merakım hep eskilere aslında .. Eskilerin çay fincaların güzelikleri hiç bişey de yok mesela . Şimdi tabi antika değeri görüyolar hepsi :) Arayıştayım ve bulup mutfağıma koyucam :) 

















Yeni Gelin Olacaklara Tavsiyeleerr :)

Gönderen Unknown zaman: 01:47 0 yorum
Öncelikle merabalar . Ben taze gelin Büşra :)) Bloguma önce ben sonra sizler hoşgeldiniz :) Bende pek uğrayamadım buralara ama artık ele alıyorum buraları yeniden :) İlk konuyu klişe bişey seçtim çünkü şu ara etrafımda gelin olacak çok kişi var onlara duyuru yapmak istedim bi de benden duysunlar istedim :) Konumuz ; EVLİLİK .. Evlendim ama nasııl evlendim bi de bana sorun :)) Çok hazırlıksızdım ben evlilik için . Hiç planlarımın arasında yoktu . Ne yalan söyleyiim şoklar içinde bi isteme ve nişanla başlangıç yaptım :) Her neyse işte hayırlı bi işe vesile olundu falan filan derken hooop Eylül ve Şubat ayı arasına o kadar çok sıkıştırılmış hazırlıklar sıkıştırdımm kii şimdi tek tek paylaşıcam sizlerle :)  

Nişan Günü Hazırlıkları 

İlk önce şunu belirteyim . Ben nişanımı evimizde yaptım . Öyle istedim öyle yapmak istedim . Ev de olsun , sade olsun , az ve öz olsun kapatalım gitsin dedim :) Bizim buralarda istemeden sonra önce bi söz kesilirmiş şerbet içilirmiş sonra da ileri ki bi tarihte büyük bi salon tutulup konu komşu , eş dost , hısım akraba flan toplaşıp böyle bişey olunurmuş . Farkındaysanız -miş'li -muş'lu yazdım . Çünkü bunlar bana göre şeyler değil benim yapıma fena aykırı şeyler .. Hayır yaniii ne gerek var bi işin cılkını çıkartıncaya kadar uzatmaya :) Söz kesmenin de nişan yapmanın da amacı aynı değil mi ? Bence aynı ikisinin de gündemi alyans ve kurdele yani . Aynı kurdeleyi bi evde bi salon da kestirmenin ne anlamı varsaa artıkk . Yeri gelmişken de değiniyim de içime dert olmasn sonra :))) Şu salon nişanlarına hiç aklım ermedi bu zamana kadar . Ne gerek var o kadar şatafata o kadar bi salon dolu insana nişanlanacağını duyurmaya . Ya da ben böyle düşünüyorumdur ama resmen beni buhranlar basıyoo yeminle . Koca bi salon , kendinden ağır kabarık kabarıkk nişanlık mı abiye mi neyse artık , bi salon dolusu insan , saatlerce ayak tabanınla özleşmiş bi topuklu hele hele bi de ayağa kalsan hemen anında bi şakk şakk alkış sesleri ... ayy devam edemiycem içim bayıldıı :)) Ben gene bayaaa uzaklaştım konudan :) İşte özetle ben nişanımı evimde sade bişey yaptım :) 

Detaylarımm 

Evimizin apartman girişini süsledim :) Sade dediysem de bomboş dört duvar arasındaoturmadım kimseyi tabiki deee :)) Sabahtan evi hazırlayıp kuaföre öyle gittim . Merdivenin sağ tarafında yani duvar dibi basamaklarında tek tek mumlar vardı . Akşam davetliler gelirken yandı .






Ee tabi girişin bi de kapısı var :) Kimin nişanlarına geldiği belli olsun ama dimi :) 






Nişan yastığım :) 

Aslında yastık hiç planda yoktu . Uzun bi süre böyle farklı bi tepsi arayışındaydm ama malesef istediğim gibi bişey bulamadım . Sonra böyle bi yastık yaptırdım . Bu ara da nişan konsept rengim YEŞİL - PEMBE'ydi :) 





Nişan pastamız :) 

Nerden gördüm kimden gördüm de heves ettiysem artık davetlilere dağıtılacak olandan ayrı bi de nişanlımla kesmek için bi pasta yaptırdık :) Bunu yaptıran gelin kız yaş pastadan nefret eder sevmez yemez tadına bakmaz düşünün işte neyine heves ettiysem :)) Ha bi de şunu belirtmek istiyorum aynı pasta 2. defa yapıldı çünkü bende aşırı şekilde renk ton takıntısı var bişey yapıyosam ve bişey aldıysam hepsi aynı ton olmak zorunda ! Pastacıya altını çize çize dememe rağmen koyu yeşil diye örnek bile göstermeme rağmen , adam gitmiş öyle bi yeşil bi pasta yapmış kii bana evlerden ırak çingene yeşiliii resmen görünce beynime giden kan filan bi duraksadı öyle kaldım bi o kadar sinir oldum . Ee tabi götür müyüm ben onu o halde yenisini yaptırttım ama bu da  pek istediğim ton olmadı ama öncekine göre resmen oscarlıktı bi de zamanım da olmayınca he demek zorunda kaldım .. 





Detayların Sonuncusu ; Nişan Hediyem :) 

Resmen görür görmez vurulduğumm bi hediyeydi . İnstagram da görüp yaptırmıştım . İyi ki yaptırmışımm dedirtti resmen bana :) E bi de üzerinde ki yazısı resmen büşra'nın nasıl nişanlandığının belgesi olmuş oldu :) İyi ki de oldu .. Resim de büyük gibi dursa da yanılmayın küçücük minnacıktıı :) 






Nişan faslına dair en son yapılan faaliyet de ; Nişan Bohçası kısmıydıı .. Gene en sevmediklerimden ve gereksiz bulduğum bi gündü . Nişanlım olan O . E. ile nişandan sonra alıverişe çıktık daha doğrusu çıkmak zorunda bırakıldık . Birbirimize alışveriş yaptık . O bana ben ona kıyafetler aldık . Eve bırakırken O bana aldıklarını götürdü evlerine ben ona aldıklarımı götürdüm evime . Bi ters bişey olduğu başından belliydi vlla zaten . Benim bildiğim benimkiler bende onunkiler onda kalırdı . Ama bizde sanki ben nişanlımın kıyafetlerini giycekmişim gibi kendi evime onun kıyafetlerini getirmek biraz ters oldu :)) Meğer bi anlamı varmış . Böyle kumaş gibi değil gibi dantelli allı pullu bişeyin içine sarıp nişanlıma götürecekmişiz o aldıklarımı ondan bizde kalmış :)) O bahsettiğim allu pullu dantelli kumaşa koydurtur muyum o kıyafetleri ben tabi ki de hayır ! Gittim gene instagram dan bohça adı altında bi kutu yaptırdım . Sonra ona da bi konsept uydurdum aldım kucağıma gittim nişanlımgillere :)) Bakınızz bohçam ve ona uya ben :)) 





İştee böylee ... Adetleri de yerini buldurttumsa ben nişan aşamamı böyle hallettim :) Çok yorucuydu ama tadı damağımda kalmadı desem yalan olur :) 








 

Büsra Kahriman Template by Ipietoon Blogger Template | Gadget Review